BAKAN ŞAHİN HAKLI; YA BİZ NE YAPALIM!

                Sevgili okurlar… Hep ben eleştiriyorum ya hani… Bazıları iyice takmışlar kafayı bana… Evet. Eleştiriyorum. Ama haksız da değilim hani… Şimdi dinleyin… Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Şahin, Biliyorsunuz ki Gaziantepli… Sayın Bakan, Gaziantep’le ilgili her konuda söz sahibi, Ve iyi bir reklamcı. Orada ne oluyor ne bitiyor, Her şeyi sosyal medyada paylaşıyor. İlk olarak Antep’in ismini hafızalara kazıyor. Sonrada Antep’in gelişmişliğinden söz ediyor. Sayın Şahin, Dün yine sosyal medyada Gaziantep’i göklere çıkardı. Bakan Şahin; “Rakamlara göre Gaziantep Türkiye'den daha fazla ekonomik büyüme gösteren bir şehir. Gaziantep’ten tam 177 ülkeye ihracat yapılıyor. Türkiye’de en fazla ihracat yapan 6. Şehir Gaziantep. Geçtiğimiz yıl ihracatını en fazla arttıran şehir olan Gaziantep, sadece Ocak ayında 522 milyon 140 bin dolar ihracat yapmış” dedi. Evet değerli okurlar… Şimdi buradan yola çıkarak birkaç genelleme yapmak istiyorum. Antep Fıstığını bilmeyen yoktur. Ve Antep fıstığının kilosunun oldukça pahalı olduğu da bilinir. Yani hiçbir zaman bizim yöresel ürünümüz fındık gibi fiyatları en diplerde olmaz. Yeri gelir kilosu 20 TL. olur yeri gelir 15 TL. olur. Piyasadaki duruma göre değişiklik gösterir. Ama fıstık üreticisi de çıkıp, fiyatları yükseltin demez. Çünkü borsa fiyatı ayarlar, Ne üretici mağdur olur, ne de halk. Şimdi gelelim mi sebebine. Gaziantep’in bir bakanı var mı kardeşim… İşte o bakan ilini ağzından düşürmüyor, Ve sanıyorum ki, Her bulunduğu platformda memleketi için uğraş veriyor. Sayın bakanım siz elbette haklısınız. Memleketiniz Gaziantep, 6. sırada da olur, 1. sırada da olur. Çünkü Gaziantep’in arkasında sizin gibi bir bakanı var. Ya biz ne yapalım. Fındığımız para etmiyor. Fındığının ‘F’sini ağzına alan yok. Vermişiz bir kuruluşa yetkiyi, Bırakmış fındıkçılığı ticarete soyunmuş… Vekillerimiz desen, destek paralarıyla övünüyor, Soruyorum şimdi? Ne yapsın bu Giresunlu… Arkası desen, yok, Sahip çıkanı da yok, Bakanı desen o hiç yok, Olması da imkansız… Eee ben ne diyeyim daha. Siz bağlayın sonunu…