"ABDULLAH AVCI'YA DİLEKÇE"

(İHA) - İhlas Haber Ajansı | 23.08.2013 - 00:17, Güncelleme: 30.10.2020 - 19:15 3656+ kez okundu.
 

"ABDULLAH AVCI'YA DİLEKÇE"

Saygıdeğer Abdullah Avcı’yı yakından tanımıyorum. Futbol hayatını, futbol kalitesini bilemem. Esasen ben bu alanda, futbol sahasında ihtisas sahibi değilim, teknik bir alanda kalem oynatmak doğru değildir, haddim de değildir. Ancak Türk Futbol takımını çalıştıran, Milli takımı çalıştıran bir antrenör ile ilgili söyleyeceklerim olmalı. Bu söyleyeceklerim kısmen duygusal, büyük oranda da muhakemeye dayalıdır. Seyirciler saygıdeğer Abdullah Avcı’dan başarı beklemektedir. Sporun her alanında başarıya muhtaç bir toplumun bireyleriyiz. Sporun her alanından özellikle futboldan acil ve kalıcı başarılan bekliyoruz. Milli takımın Dünya ve Avrupa Kupasındaki maçlarını hararetle ve ciddiyetle takip ediyoruz. Saygıdeğer Avcı, üzülerek belirtmeliyim ki acı verici sonuçlar alyonuz. Gururumuz inciniyor, sinirlerimiz bozuluyor, uykularımız kaçıyor. Sabahleyin moral bozukluğu ile işimize gidiyoruz. Hayattan keyif almak, yabancılar arasında gurur ile gezmek istiyoruz. Bunu senden ve oyunculardan istemek hakkımızdır. Bunu siz de kabul etmelisiniz. Son zamanlardaki maçları özellikle seyrediyorum. Çoğunda yeniliyoruz, ara sıra galip geliyoruz. Anlayanlar galibiyetin tesadüf olduğunu söylüyorlar, yenilginin ise olağan karşılanması gerektiğini belirtiyorlar. Dikkat ediyorum, muhterem hocam her başarısızlığa mazeret arayıp buluyorsun. Halbuki biz biliyoruz ki, “başarısızlığın mazereti yoktur”. Sayın hocam, bunları yazdığım için bana kızmamalısın, sakin bir kafa ile yazıyı okumanı temenni ederim. “Eğer bana öfkeleniyorsan ve bunu kontrol edemiyorsan hatalı biri tutum içindesin” demektir. Halbuki hocam zat-ı alinizin duygusal olmaya, öfkelenmeye hakkınız yok. Çünkü sorumluluk mevkiindesin, probleme çözüm aramak zorundasın. Bulamıyorsan ya da üstesinden gelemiyorsan bu milli görevden ayrılmalısın. Saygıdeğer Abdullah hocam, Anadolu takımları için bir antrenör olabilirsin. Ama üç büyükler ve Milli Takım için sizce aynı şeyi söyleyebilir miyiz? Anadolu takımlarından birisini şampiyon yapsaydın veya öğretmen bir antrenörle çalışsaydın müktesebatına artı notlar kaydedilirdi. Ancak, üzülerek ifade etmeliyim ki, bu alanda başarılı kabul edemiyoruz seni. Abdullah hocam, boşuna zaman yitiriyoruz. Eğer Dünya Kupasına katılamazsak ki başarısız olacağız gibi görünüyor, o koltuğu boşaltman milli bir görevdir. İşi ehline bırakmak zat-ı aliniz gibi yüksek karaktere yakışır. Kendini savunmak yerine yabancı dil öğrenmek için yurtdışına gitmelisin, eğitimlere katılmalısın. Kendini daha da geliştirmelisin. Saygıdeğer Avcı hocam, seni öven yazılar yazmadığım için bana kızma, öfkelenme. Yeteneklerini inkar etmek mümkün değil ama kendini geliştirmen gerekiyor. Temenni mahiyetinde yazılan bu makaleyi duygularından arınarak okumalısın. Son söz: “Milli Futbol Takımını çalıştırmak için yabancı dil bilmek, karizmatik bir futbol geçmişi ve Anadolu takımlarından birisini şampiyon yapmak gerekiyor”.  
Saygıdeğer Abdullah Avcı’yı yakından tanımıyorum. Futbol hayatını, futbol kalitesini bilemem. Esasen ben bu alanda, futbol sahasında ihtisas sahibi değilim, teknik bir alanda kalem oynatmak doğru değildir, haddim de değildir. Ancak Türk Futbol takımını çalıştıran, Milli takımı çalıştıran bir antrenör ile ilgili söyleyeceklerim olmalı. Bu söyleyeceklerim kısmen duygusal, büyük oranda da muhakemeye dayalıdır. Seyirciler saygıdeğer Abdullah Avcı’dan başarı beklemektedir. Sporun her alanında başarıya muhtaç bir toplumun bireyleriyiz. Sporun her alanından özellikle futboldan acil ve kalıcı başarılan bekliyoruz. Milli takımın Dünya ve Avrupa Kupasındaki maçlarını hararetle ve ciddiyetle takip ediyoruz. Saygıdeğer Avcı, üzülerek belirtmeliyim ki acı verici sonuçlar alyonuz. Gururumuz inciniyor, sinirlerimiz bozuluyor, uykularımız kaçıyor. Sabahleyin moral bozukluğu ile işimize gidiyoruz. Hayattan keyif almak, yabancılar arasında gurur ile gezmek istiyoruz. Bunu senden ve oyunculardan istemek hakkımızdır. Bunu siz de kabul etmelisiniz. Son zamanlardaki maçları özellikle seyrediyorum. Çoğunda yeniliyoruz, ara sıra galip geliyoruz. Anlayanlar galibiyetin tesadüf olduğunu söylüyorlar, yenilginin ise olağan karşılanması gerektiğini belirtiyorlar. Dikkat ediyorum, muhterem hocam her başarısızlığa mazeret arayıp buluyorsun. Halbuki biz biliyoruz ki, “başarısızlığın mazereti yoktur”. Sayın hocam, bunları yazdığım için bana kızmamalısın, sakin bir kafa ile yazıyı okumanı temenni ederim. “Eğer bana öfkeleniyorsan ve bunu kontrol edemiyorsan hatalı biri tutum içindesin” demektir. Halbuki hocam zat-ı alinizin duygusal olmaya, öfkelenmeye hakkınız yok. Çünkü sorumluluk mevkiindesin, probleme çözüm aramak zorundasın. Bulamıyorsan ya da üstesinden gelemiyorsan bu milli görevden ayrılmalısın. Saygıdeğer Abdullah hocam, Anadolu takımları için bir antrenör olabilirsin. Ama üç büyükler ve Milli Takım için sizce aynı şeyi söyleyebilir miyiz? Anadolu takımlarından birisini şampiyon yapsaydın veya öğretmen bir antrenörle çalışsaydın müktesebatına artı notlar kaydedilirdi. Ancak, üzülerek ifade etmeliyim ki, bu alanda başarılı kabul edemiyoruz seni. Abdullah hocam, boşuna zaman yitiriyoruz. Eğer Dünya Kupasına katılamazsak ki başarısız olacağız gibi görünüyor, o koltuğu boşaltman milli bir görevdir. İşi ehline bırakmak zat-ı aliniz gibi yüksek karaktere yakışır. Kendini savunmak yerine yabancı dil öğrenmek için yurtdışına gitmelisin, eğitimlere katılmalısın. Kendini daha da geliştirmelisin. Saygıdeğer Avcı hocam, seni öven yazılar yazmadığım için bana kızma, öfkelenme. Yeteneklerini inkar etmek mümkün değil ama kendini geliştirmen gerekiyor. Temenni mahiyetinde yazılan bu makaleyi duygularından arınarak okumalısın. Son söz: “Milli Futbol Takımını çalıştırmak için yabancı dil bilmek, karizmatik bir futbol geçmişi ve Anadolu takımlarından birisini şampiyon yapmak gerekiyor”.  
Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yildizhaber.com.tr sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.