AŞURA GÜNÜ
(İHA) - İhlas Haber Ajansı |
28.10.2014 - 09:09
A PHP Error was encountered
Severity: Notice
Message: Trying to get property 'tamsayfa' of non-object
Filename: tema3/haber.php
Line Number: 63
Backtrace:
Dosya: /home/admin/web/yildizhaber.com.tr/public_html/application/views/tema3/haber.php
Satır: 63
Fonksiyon: _error_handler
Dosya: /home/admin/web/yildizhaber.com.tr/public_html/application/controllers/Haber.php
Satır: 157
Fonksiyon: view
Dosya: /home/admin/web/yildizhaber.com.tr/public_html/index.php
Satır: 334
Fonksiyon: require_once
, Güncelleme:
30.10.2020 - 19:15
2777+ kez okundu.
AŞURA GÜNÜ
Malum olduğu üzere “Âşûrâ” Muharrem-i şerifin onuncu gününe isim olarak
verilmiştir. “Aşûrâ, Âşûr, Âşûrâ’ gibi
telaffuzları da mevcuttur.
Zaman, Cenab-ı Hakkın halkettiği mahlukâttandır. Cenab-ı Hakk
indinde bu itibarla bütün zamanlar müsavidir. Zamana kıymet veren şey, içinde
vuku’ bulan Tecelliyât-ı İlâhidir. Bu sebeple Muharrem-i Şerif ve bilhassa
âşûrâ günü, Müslümanlar tarafından oruçlar, namazlar ve nafile ibadetler ile en
güzel şekilde ihya edilmesi icap eden günlerdendir.
Fakih Ebulleys es-Semerkandî (rh) hazretlerinin
beyanına göre, Âşûrâ
Gününde vâki’ olduğu rivayet edilen hâdiseler şunlardır:
-Hz.Âdem(a.s.)’ın
halk edilmesi, Cennet’e girmesi ve Cennet’ten çıktıktan sonra tevbesinin kabûlü,
-Hz.
İbrâhim (a.s.)’ın velâdeti, Halîlüllah pâyesine
ermesi, Nemrut’un ateşinden kurtulması,
-Hz.
İdris(a.s.)’ın semâya ref’ olunması ve Hz. Eyyûb
(a.s.)’ın hastalıklardan kurtulması,
-Yûnus
(a.s)’ın balığın karnından kurtulması, Süleyman (a.s)’a saltanat verilmesi,
-Hz. Îsâ(a.s.)’ın
velâdeti
ve kendisine suikast hazırlayan Yahûdîlerin
elinden kurtarılıp, semaya yükseltilmesi
-Hz. Mûsâ(a.s.)
ve ümmetinin Fir’avn’ın zulmünden kurtuluşları ve Fir’av’nın suda boğulması,
-Hz. Nuh
(a.s.)’ın gemisinin Cûdi dağına oturması ve karaya ayak basması,
-Hz.
Hüseyin (ra) Efendimizin Şehid edilmesi gibi hadiseler Âşûrâ
Gününde vâki
olmuştur.
-Kıyametin
kopması da yine aşure günü olacaktır.
Peygamber Efendimiz (s.a.v), Medine-i Münevvereyi teşriflerinde,
âşûrâ’ günü yahudilerin oruç tuttuklarını görünce, bunun ne orucu olduğunu
sordular. Onlar da; “Bu gün hayırlı bir
gündür. Bu gün Allah’ın İsrailoğulları’nı düşmanlardan kurtardığı, Hz. Mûsa’nın
da şükür için Oruç tuttuğu gündür.”, dediler. Bunun üzerine Peygamber Efendimiz:
“Ben
Musa’ya sizden daha yakının” dedi ve Aşura günü orucunu tuttu, ashabına
da tutmalarını emretti. Ashâb-ı
Kiram:”Ey Allâh’ın
Rasûlü,
o (Âşûrâ)
Yahûdi
ve Nasrânî’lerin
büyük saydıkları bir gündür.” dediklerinde, Peygamber Efendimiz: “Gelecek sene
olduğunda -inşaallah- dokuzuncu günü (ile birlikte) oruç tutarız.” buyurdular.
Ertesi senenin Muharrem ayı gelmeden önce Rasûlüllâh
Efendimiz vefat etti.”
Değerli okurlarım!
Âşûrâ
gününde yapılması tavsiye edilen bir takım vazifeler mevcuttur. Bunlar:
*Âşûrâ
gününde, dokuzuncu günle beraber veya bu mümkün olmamış ise on birinci günle
beraber oruç tutulur. Rasülüllah (s.a.v) Efendimiz bu orucun faziletini beyan
babında şöyle buyurmuşlardır: “Âşûrâ
gününün orucu -Allâh’a karşı hüsn-ü zannım odur ki- bir önceki
senede işlenen hatayı örter.”
*O gün, eve ufak-tefek
erzak alınırsa, bir sene boyunca evde bereket olur. Peygamber Efendimiz “Kim âile
efrâdına
Âşûrâ
gününün nafakasını geniş tutarsa, Allah da ona senenin geri kalan günlerinde
genişlik verir.” buyurmuşlardır.
*En az On Müslümana birer selam veya bir Müslümana 10 selam
verilir. Fakir-fukara sevindirilir. Hadis-i Şerifte: “... Aşûrâ günü bir mümine iftar verene, Cenab-ı Hak ümmet-i Muhammed’in
hepsine iftar ettirmiş gibi sevap yazar, Aşura günü bir yetimin başını okşayana
Allah’ü Teâla o yetimin başındaki kıllar kadar Cennette derece verir.
*O gün gusledenler bir sene ufak-tefek hastalık görmezler
Bu günde kılınması
tavsiye olunan namazlar da mevcuttur. Aşura gününün gecesinde bir tesbih
namazı, o gece teheccüd vaktinde 4 rekât namaz, aşura gününe mahsus olmak üzere
kuşluk vakti 2 rekât namaz, öğle ile ikindi arasında 4 rekât namaz kılınır. Bu
namazların kılınış usulleri teferruatıyla dua kitaplarında ve takvim
yapraklarında mevcuttur.
İdrak ve şuur sahibi
her mü’min, yukarıda da izah etmeye çalıştığımız hususlar müvacehesinde bu
günlere icap eden itinayı göstermeli ve sünnet müessesesini ayakta tutmaya,
ihya etmeye çalışarak Mevla’mızın rızasına nail olabilmenin gayreti içeresinde
olmalıdır. Rabbim cümlemize bu şuuru nasip eylesin. Aşure günümüz şimdiden
mübarek olsun.