İş insanı Karabağlıdan İzmir’e son yılların en büyük yatırımı

İzmir İş dünyasının tanınmış isimlerinden Sanayici iş adamı, ESİAD geçmiş dönem başkanı Mustafa Karabağlı, İzmir’e yakın tarihin en büyük yatırımlarından birine imza atmaya hazırlanıyor.

İzmir Ege Medya Platformu Üyesi gazeteci yazarlar ile bir araya geldiği toplantıda çarpıcı açıklamalar yapan Karabağlı, otomotiv ve enerjide İzmir’e 150 milyon dolarlık yatırım yaparak 1000 kişiye istihdam sağlayacağını açıkladı. İnşaat, Enerji, Aydınlatma gibi çeşitli sektörlerde faaliyet gösteren İzmir iş dünyasının tanınmış isimlerinden Mustafa Karabağlı, sürpriz yatırımlarıyla dikkat çekmeye devam ediyor. Luna elektrik sayaçlarındaki yönetim kurulu başkanlığı görevi yıl sonunda sona erecek olan Karabağlı, şimdi otomotiv üretimi ile farklı sektörlere iddialı bir giriş yapmaya hazırlanıyor. Elektrikli otomotiv üretimine giren Karabağlı, 2025 yılında üretime başlamayı planlıyor. Diğer taraftan Karabağlı, Enginar isimli gıda firmasına yatırım yaparak gıda sektörüne de adım attı. İzmir Ege Medya Platformu üyelerinin geleneksel hale gelen sektörel buluşmaları kapsamında bir araya geldiği Mustafa Karabağlı, ekonomiye bakışına ve sektörel yatırımlara ilişkin çarpıcı açıklamalar yaptı.  Karabağlı fonu olarak her sektöre yatırım yapmaya adayız Kendisinin aynı zamanda bir yatırımcı olduğunu dile getiren Karabağlı dönem dönem çeşitli sektörlere yatırım yaptıklarını belirterek, “Yarın tekstil veya makinaya da yatırım yapabiliriz. Bizim için her alan yatırım yapmaya adaydır. Yeter ki doğru ışık görelim. Doğru insanı bulduğumuza inanalım” şeklinde konuştu. Diğer taraftan üretim iştahını ve istihdamı artırmak zorundayız diyen Karabağlı, gençlere hayata erken atılma çağrısı yaptı. Karabağlı, “İşveren çalışacak işçi bulamıyor. Gençler iş bulamıyor. Bu çarpık durumu düzeltmeliyiz. Eski sefertası ile işe gitme dönemi çoktan geçti. Dünya küresel bir yapıda artık. Z, Alfa, Beta ne kuşağı olursa olsun onların beklentilerine göre sistem oluşturmamız gerekiyor. Ücret politikaları ve çalışma konforunu yeniden ele almalıyız. Gençlerimiz de kesinlikle hayata atılmayı geciktirmesinler. Ne kadar erken iş hayatına atılırlarsa kendileri için o kadar avantajdır” ifadesini kullandı. İş hayatına10-20 metrekarelik dükkânlardan başlayarak bugünlere geldiğini vurgulayan Elektrik Elektronik Yük. Mühendisi tanınmış işadamı Mustafa Karabağlı; “O zaman bu girişimler bizim için bir denizdi, hatta okyanustu. Ancak geldiğimiz noktada o süreçte bulunduğumuz yerin aslında bir deniz değil,  göl olduğunu anladık. Şimdi ise önce denizlere sonra da okyanuslara açılma hedefiyle yola çıktık” diye konuştu.  Elektrikli araç yatırımı ile birlikte daha teknoloji odaklı olma hedefinde ilerlediklerini kaydeden ve elektrikli araç üretiminin artık Türkiye’de yeni bir trend olduğunu vurgulayan Karabağlı, 2 senedir elektrikli araç üretimi ve enerji depolama sistemlerine yönelik çalışmalar yaptıklarını ve bu sektörlerin ana sektör yatırımları olacağının altını çizip sözlerine şöyle devam etti: “Otomotiv ve enerji depolamayı birlikte bir bütün olarak düşünüyoruz. İkisiyle beraber 130 milyon dolarlık bir yatırım yapacağız. Bu yatırımlarımız için de 20 milyon dolarlık gayrimenkul yatırımı yaptık. Toplamda ise İzmir’e 150 milyon dolarlık yatırım ön görüyoruz” dedi. 20 bin araç üretilecek “Elektrikli araç üretiminde hafif ticari araç segmentinde olmayı planlıyoruz. Bu hafif ticari araç genelde şehir içi ulaşımına yönelik olacak. 1 ton yük taşıma kapasitesine sahip olacak. 40 mühendis bu konuda çalışıyor. 10’u mekanik aksam ve tasarım tarafında çalışıyor. Prototip atölyemiz var. İAOSB’de 5 bin metrekarelik yerimizde prototipler geliştiriyoruz. Aliağa Organize Sanayi Bölgesinde ise 80 bin metrekarelik bir alanda fabrikamızın yatırımına başladık. Arabanın seri üretimini de burada yapacağız. Hayalimiz ilk etapta yıllık 10 bin civarında araç üretimi olacak. Kısa sürede bunu 20 bine çıkaracağız. Toplam araç üretim yatırım kapasitemiz ise yıllık 30 bin araç üretimi olacak. Hedefimiz önümüzde ki 5 yıl içinde 30 bin kapasiteye ulaşmak. Üreteceğimiz araçlar ilk aşamada 90 km hıza, 250 ve 400 km menzile sahip olacak. 2025 yılında otomotiv üretimine başlamayı hedefliyoruz. Yatırımı tamamladığımızda da 1.000 kişiye istihdam sağlayacağız. Elektrikli araç üretimi ile daha büyük denizlere adım atıyoruz Elektrikli araç sektörü ve cirosu çok büyük bir pazardır. Diğer tüm işlerimizi elliyle yüzle çarpacak bir yatırım olacak. Bu yatırımla daha büyük denizlere adım atıyoruz. Şimdiye kadar biz bir gölde idik. Bu yatırımla birlikte daha büyük denizlere adım atıyoruz. Bu hedefimizi başarırsak okyanuslara açılırız. Elektrikli araç üretimine girdiğimizde o sektörle ilgili ne yapacağımızı, o yatırımın ciro büyüklüklerine bakarak kendimize yeni hedefler koyuyoruz. Elektrikli araç üretiminin diğer içten yanmalı veya patlamalı motorlu araçlara göre yatırım maliyeti daha ucuz. Bu süreçte dünyaca ünlü otomotiv üreticileri bu sektörde artık kontrolü yitirmeye başladılar. Bunun için de büyük firmalar tarafından elektrikli araçlar için negatif bir kampanya başlattılar. Petrol lobisi bu gelişmelerden bir miktar tedirgin ancak bu işi güneş ve rüzgâr gibi yenilenebilir enerji kaynakları çözecek.  Ana iş kollarımızdan birisi enerji üretimi ve depolama olacak Bizim yatırımlarımızın en önemli gündem maddelerinden birisi de enerji yatırımları olacak. EPDK 5 yıl sonra yenilenebilir enerji alanında yatırım yapacaklara lisans verme kararı aldı. Fakat bir şart koydu. Ne kadar megavat yatırım yaparsanız o kadarda depolama şartı getirdi.  Depolama sistemleri ülkemizin şu an en çok ihtiyaç duyduğu yatırımdır. Bu nedenle de enerji depolama alanında da ciddi yatırımlarımız olacak. Enerji üretimine girdik. Van’da yenilenebilir enerji üretimi konusunda önemli bir yatırıma imza atacağız. Türkiye’nin her yıl çok ciddi sayıda konuta ihtiyacı var Konut sektörü ise bizim uzun yıllar aktif olduğumuz bir sektör. Türkiye’de çok büyük bir barınma sorunu var. Barınma sorunu Türkiye’nin nüfus artışı ve yaşama şeklinin değişmesiyle de ilgili. Feodal yapıdan bireysel yapıya doğru bir dönüş oldu. Çekirdek aile kavramı değişti. Bireysel yaşam arttı. Göç arttı. Zaten ciddi konut açığımız var. Kentsel dönüşüm de yeterince yol alamadık. 2005’ten önce yapılan konutlar dönüşüme girmesinin doğru olacağını düşünüyorum. Türkiye’nin yılda 1 milyon konut üretimine ihtiyacı var.